Toprağını Koru, Geleceğini Yetiştir: Tarımda Sürdürülebilirlik ve Kırsal Psikoloji
- iocpdernegi
- 15 Şub 2024
- 5 dakikada okunur
Ayşe Hilal Demirbaş, Dilem Işık Bayrak, Erdem Üzam, Sıla Özer, Sümeye Çeyil, Zehranur Karadeniz
Editleyenler: Esin Çetin Özbudak, Umut Şen
Tarım ve tarımsal faaliyetler, bir ülkenin sosyal, ekonomik ve kültürel yapısında önemli bir role sahiptir. Ancak günümüz şartlarında, tarımda kalmak ve kırsal bölgelerde yaşamını devam ettirmek birçok çiftçi için; her açından zorlayıcı koşullarla bir mücadeleye dönüşmüştür. Ekonomik belirsizlikler, düşük gelirler, artan maliyetler, iklim değişikliği, doğal afet riskleri, teknolojik gelişmelere ayak uyduramama, toprak erozyonu gibi faktörler, çiftçilerin sürdürülebilir üretim ve gelir elde etmelerini zorlaştırır. Ayrıca, genç nüfusun kırsal bölgelerden şehirlere göç etmesi, işgücü eksikliği ve tarım alanlarının terk edilmesi gibi nedenlerle çiftçilik, kırsal alanlarda yaşayanlar için giderek daha zorlu bir mücadeleye dönüşmektedir. Şehre göç nedeniyle tarım arazileri işlenmeyip boş kalmış, bölge yerlileri çocuklarını “daha yüksek statülü” olduğunu düşündükleri mesleklere yöneltmiş ve teşvik etmiş, tarlasını satıp yerlisi olduğu köyünden ayrılarak şehre yerleşme umuduyla yeni hayatlar başlatma riskine girmiş; kızlar evlenme şartı olarak şehirde yaşama sözüyle kararlarını vermiş sonuç olarak sosyo-kültürel olarak da yaşanan değişimler tarımın gün geçtikçe daha da ikinci plana geçmesine ve önemini yitirmesine sebep olmuş…
Yakın dönemde ise, özellikle pandemi sonrasında artık şehir hayatından ve keşmekeşliğinden yorulmuş ve yeni bir başlangıç arayan şehirli insanların; kırsal hayatın yaşamsal ve ekonomik her türlü sürecine ayak uydurma azmiyle kırsal bölgelere göçüne tanık oluyoruz. Belki yakın bir gelecekte bu sosyo-kültürel değişimin dönemin filmlerine yansımasına şahit olduğumuz gibi “Köyden İndim Şehire” başlıklı filmlerden, “Şehirden Çıktım Köye” konulu filmlerin yapımına şahit olacağız. Ya da köyden şehre göç olgusuyla birlikte gelişen “sonradan görme” gibi kavramlara ek olarak, şehirden köye göç etmiş kişiler için de benzer kavramlaştırmalara şahit olacağız… Her ne kadar bu kapsamdaki “göçmenler” oradaki yerel tarımsal üretime katkı sağlamaktan daha çok doğal yaşam özlemiyle oraya yerleşmiş olsalar da aralarında örneğin bir zeytinlik alıp yerel halktan birilerine orayı işlettirerek dolaylı olarak katkı sağladığını da görmekteyiz. Kırsal bölgeyi, tarım sürekliliğinin ihtiyacı olan genç nüfus ile buluşturmak için vesile olmuş olan bu gelişmeyle beraber, kırsal psikologlar, tarımla ilgilenmek isteyen gençlere destek olmak için çeşitli stratejiler ve müdahaleler geliştirebilirler.
Bilinçlendirme ve Farkındalık Yaratma: Kırsal psikologlar, tarımın sunduğu fırsatları ve sektördeki güncel gelişmeleri gençlere ve ilgilenen bireylere aktararak farkındalık oluşturabilirler. Bu, tarımın sadece geleneksel bir meslek olmadığını, aynı zamanda teknolojik ve sürdürülebilir uygulamaların da yer aldığı dinamik bir sektör olduğunu vurgular.
Kariyer Danışmanlığı: Kırsal psikologlar, gençlere tarımla ilgili kariyer seçenekleri hakkında bilgi vererek, kişisel beceri ve ilgi alanlarını değerlendirmelerine yardımcı olabilirler. Bu, gençlerin kendi güçlü yönlerini keşfetmelerine ve tarım sektöründe nasıl başarılı olabileceklerini anlamalarına yardımcı olabilir.
İlgili Beceri ve Yetenekleri Güçlendirme: Tarımla ilgilenmek isteyen bireylerin bu alandaki beceri ve yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olmak, onların kendilerini daha yetkin hissetmelerini sağlar. Kırsal psikologlar, eğitim programları, atölyeler veya bireysel danışmanlık aracılığıyla bireylerin tarımsal becerilerini güçlendirebilirler.
Mentorluk ve Rol Modellerle Tanıştırma: Kırsal psikologlar, tarımla ilgilenen bireyleri deneyimli tarım profesyonelleri veya başarılı çiftçilerle tanıştırarak, onlara gerçek yaşam örnekleri sunabilirler. Bu, bireylerin bu alanda başarılı olmuş kişilerle bağ kurmalarını ve ilham almalarını sağlar.
Psikososyal Destek: Tarım sektöründe çalışmak, zorlu koşullar ve belirsizliklerle dolu olabilir. Kırsal psikologlar, gençlere bu zorluklarla başa çıkma becerileri kazandırmak, stresle başa çıkma stratejileri geliştirmelerine yardımcı olmak ve duygusal destek sağlamak için psikososyal destek programları oluşturabilirler.
Topluluk Bağlarını Güçlendirme: Kırsal psikologlar, gençleri tarım topluluklarına entegre etmeye çalışarak, sosyal bağlarını güçlendirebilirler. Bu, gençlerin sektörde daha fazla destek ve dayanışma bulmalarına yardımcı olabilir. Topluluk desteği, motivasyonu artırabilir.
Sürdürülebilirlik ve Toplumsal Katkıları Vurgulama: Tarımla ilgilenmek isteyen bireylere, bu sektörün sürdürülebilirlik ve topluma katkı gibi önemli değerlere odaklandığını hatırlatmak, motive edici bir faktör olabilir. Kırsal psikologlar, bireylerin tarımın çevresel ve toplumsal boyutlarına duyarlılık geliştirmelerine destek olabilirler.
Tarımsal faaliyetlerin sürdürülebilirliği için, kırsaldan şehre gitme motivasyonunu destekleyen ya da sebep olan faktörlerinin önünün de alınması gerekiyor. Her bir faktörün çiftçilerin güçlü ve sürdürülebilir bir tarım geleceği inşa etmelerine nasıl katkıda bulunabileceğini anlamak, tarım sektörünü güçlendirmek ve gelecekteki nesillere sağlıklı ve sürdürülebilir gıda kaynakları sunmak adına kritik öneme sahip olmaktadır.
Ekonomik Faktörler: Girdi Maliyeti ve Piyasa Değeri
Tarımda kalmanın en önemli unsurlarından biri ekonomik sürdürülebilirliktir. Çiftçiler, girdi maliyetlerini düşürür ve ürünlerinin piyasa değerini artırmak için etkili stratejiler geliştirir, finans yönetimi konusunda eğitim alır ve verimliliği artırmak için yeni tarım teknolojilerini benimserse, çiftçilere ekonomik olarak daha sürdürülebilir bir gelecek sunulabilir.
Teknoloji Odaklı Çözümler: Verimlilik
Modern tarım teknolojileri verimliliklerini arttırmak konusunda çiftçiler için büyük önem taşımaktadır. Sensör teknolojileri ve dijital pazarlama stratejileri gibi yeni nesil akıllı tarım uygulamaları ile çiftçilere rekabet avantajı sağlayabilir. Ayrıca, tarım eğitim programları oluşturularak çiftçilerin bu teknolojileri öğrenmeleri ve uyum sağlamaları konusunda destek sağlanmalıdır. Tarımda sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi için organik tarım ve yenilebilir enerji kaynakları hakkında çiftçilere teşvik verilmesi çiftçilerin hem bu alanlarda bilgi sahibi olmasını sağlar, hem de geçişi hızlandırılabilir.
Pazarlama ve Ticaret Stratejileri: İhracat
Yerel pazarların yanı sıra uluslararası pazarlara açılmak, çiftçilere daha fazla gelir elde etme şansı tanır. İhracat için destekler ve olanaklar, çiftçilerin ürünlerini global olarak pazarlamalarına yardımcı olabilir. Pazar araştırmaları yapılarak talepleri önceden tahmin etmek ve stratejik pazarlama planları oluşturmak, çiftçilerin sürdürülebilir bir ticaret ağı oluşturmalarına yardımcı olabilir.
Sosyal Destek ve İş birliği: Üretici Birlikleri & Kooperatifler
Çiftçi örgütleri ve kooperatifler, çiftçiler arasında birlik ve dayanışmayı sağlamak adına önemli bir rol oynar. Güçlü örgüt yapıları, çiftçilerin ortak sorunlara daha etkili çözümler bulmalarına yardımcı olabilir. Çiftçilere eğitim, bilgi ve pazarlama destekleri bu organizasyonlar aracılığıyla sağlanabilir.
Kırsal Kalkınma ve Yaşam Kalitesi: Cazip Kırsal Alanlar Kırsal alanlarda yaşam kalitesini artırmak, genç nesilleri ve aileleri tarıma daha çok yöneltmek için önemlidir. Eğitim ve sağlık hizmetlerinde iyi bir altyapı, çiftçiler için kırsal bölgelerde yaşamı daha cazip kılabilir. Devlet desteği ile kırsal kalkınma projeleri hayata geçirilerek, bu bölgelerde tarımsal faaliyetlerin sürdürülebilirliği sağlanabilir.
6. Eğitimin Oynadığı Rol
Kırsal bölgelerdeki okullarda okuyan öğrencilerin meslek seçimlerinde tarım ve tarımsal iklime destek olabilecek mesleklerin dışta bırakılmadan, hatta tarımsal iklimi modernize edebilecek ve verimliliğini arttırabilecek meslek alanlarının ön plana çıkarılması; uzun vadede sürecin şekillendirilmesine katkı sağlayabilir.
7. Organik Tarım İçin Workshoplar
Bütün bu bahsettiğimiz faktörlerin yanı sıra, doğaya özlem için şehirden göç eden kesimi hedef alan bilgilendirici ve sürdürülebilir tarıma özendirici workshop’lar düzenlenebilir. Bu şekilde hem organik tarım teşvik edilirken hem de şehir kesiminin tarımsal üretime daha verimli olması açısından bilgi sağlanarak teşvik edilmiş olur.
Tarımsal faaliyetlerin sürdürülebilirliği, çeşitli bir bütünlük içinde ele alınması gereken bir konudur. Ekonomik, teknolojik, sosyal ve çevresel açılardan atılan doğru adımlar, tarımın geleceğini şekillendirebilir ve çiftçilere uzun vadeli başarı ve sürdürülebilirlik sağlayabilir. Bu nedenlerle, “tarım politikalarının farklı boyutları göz önünde bulundurularak, çiftçilere yönelik kapsamlı destek programları oluşturulmalıdır.”
Geleceğin tarımı, sürdürülebilirlik ilkesiyle şekillendirilip çiftçilere yalnızca madden değil, aynı zamanda eğitimle, danışmanlık ve psikolojik destek sunularak daha da güçlendirilmelidir.
Bilgilendirme: Bu blog yazsının iskeleti ve kullanılan görsel için yapay zeka kullanılmıştır. Blog iskeleti ChatGPT tarafından üretilmiştir. Blogda kullanılan görsel ise gencraft ile “young people in the farm” girdisi ile üretilmiştir.
Referanslar
Oya, S. A. V., & SAYIN, C. (2018). Tarımda kalma eğilimini etkileyen başlıca faktörlerin genel bir değerlendirmesi. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tarım ve Doğa Dergisi, 21, 190-197.
ÇINAR, G., ARMAĞAN, G., ÖZDEN, A., & ÇINAR, N. (2017). Çiftçiler İçin Girişimcilik Ölçeği Geliştirilmesi ve Çiftlik Performansı Üzerindeki Etkisi. Tarım Ekonomisi Dergisi, 23(2), 323-333.
OpenAI. (2024). ChatGPT (Jan 04 version) [Large language model].
Gencraft. (2024). Gencraft (Jan 04 version) [Generative AI].
Commentaires